Meselâ: Leziz taamları, güzel meyveleri, Cenab-ı Hakk'ın ihsanı ve o Rahman-ı Rahîm'in in'amı cihetinde sevmek, "Rahman" ve "Mün'im" isimlerini sevmektir, hem manevî bir şükürdür. Şu muhabbet, yalnız nefis hesabına olmadığını ve Rahman namına olduğunu gösteren; meşru dairesinde kanaatkârane kazanmak ve mütefekkirane, müteşekkirane yemektir. Hem peder ve vâlideyi şefkat ile teçhiz eden ve seni onların merhametli elleriyle terbiye ettiren hikmet ve rahmet hesabına onlara hürmet ve muhabbet, Cenab-ı Hakk'ın muhabbetine aittir. O muhabbet ve hürmet, şefkat lillah için olduğuna alâmeti şudur ki: Onlar ihtiyar oldukları ve sana hiçbir faideleri kalmadığı ve seni zahmet ve meşakkate attıkları zaman, daha ziyade muhabbet ve merhamet ve şefkat etmektir. (Sözler, Otuz İkinci Söz) Okuyan -> Rahmetli Ali Uçar
Yorumlar ve Yorum ekle
- Aynur kaya (*) -Bir insan iman hakikatlarını böyle haz ve istifade alarak dinlermi yaaa.ali uçar abi Allah size rahmet etsin.Allah razı olsun...
- Nurum (*) -Selamun aleykum, sehven yanlış yazılmış olmalı otuzüçüncü değil otuzikinci sözde bu ders merhum abimizde başta söylüyor, Allah c.c. razı olsun.Selam ve dua ile... Nurpenceresi: Değerli Kardeşimiz; Problem düzeltilmiştir, ilginize teşekkür eder, hayırlı günler dileriz. Selam ve dua ile